Çiftçilikten Endüstri 1-0 Sanayi Devrimine

 

Modern Köleliğe Giriş 1-0 

 Çiftçilikten Endüstri 1-0 Sanayi Devrimine

İhtiyaçları alım satımının göreceli olarak az olduğu dönemle insanlığın geçim kaynağını Hayvancılık ve Çiftçilik oluşturuyordu. Bu dönemde insanlık için zaman ve güç önemliydi. Güç evlerdeki erkek sayısına bağlıydı.(Hümanist bir insan olarak benim şahsi düşüncem asıl güç zekadır ve cinsiyete bağlı değildir.)Zaman içinde bitkilerin olgunlaşması bolluk bereket, hayvansal ürünler(et, yün, süt, çökelek, yağ v.b) insanlığın karnını doyurması için önemliydi. Bu dönemde savaşlar hayvansal ürünleri ve çiftçiliği artırmak için yapılırdı. Yani toprak ve milletlerin dini görüşleri için. Topraklar uçsuz bucaksız topraklar insanoğlunun acımasızlığı ve aç gözlülüğü toprak ağalarının düşünce tarzının değişmesini neden oldu. O ne mi daha fazla güç daha fazla toprağa ve çiftçiye hükmetmek.
 
 Zengini daha zengin fakiri ise daha fakir eden sistemin ilk ve en büyük adımı 18'inci yüzyılın sonlarında su ve buhar gücü ile mekanik üretim sistemlerinin tekstilde kullanılmasıyla başlayan döneme, birinci sanayi devrimi yani Endüstri 1.0 olarak diğer bir adıyla benim şahsi tabirimle modern köleliğe giriş 1.0 olarak adlandırılıyor. İşte dünya siyasetinin güç kartlarının dağıtılmaya başlandığı oyunun ilk perdesi burasıdır. Buharın getirdiği yüksek basınçla ve bu devasa makinelerle yüz kişinin tahmini 60 günde bitirdiği işi 1 makine ve 1 insanla 7 gün içinde bitirilebiliyor. Buda makineler insan hayatına girince hem güçten, zamandan ve de paradan kazanç sağlıyor. Peki, bu kadar getirisi güzel olan bir şeyin dezavantajı nedir? Tabi ki cevap çok basit o kadar insana ne olacak? İşsizler sürüsüne katılan güç savaşlarında fillerin tepindiği yerde ezilen çimenler olarak yaşama tutunmaya çalışılacak. Peki, makinenin başında çalışan 1 kişi çok şanslı mı? Bence şanslı değil çünkü sabah 8.00 akşam 18.00 çalışan organik bir makine olarak ömrünü belli yere kadar sürdürecek. Peki nereye kadar? O da diğer yazılarımızda değerli okuyucularımız. J 1.0’ın makineleri insana göre hızlı, güçlü, buharla çalıştıkları için daha ağır makineler üretildi. Bu makineler belli bir amaç için tamamlanmış insan zekâsıyla karşılaştırılamayacak basit hesap makinelerinden farksızdır. Ama ya işler nerede değişecek? Gelişim nasıl değişecek? Değerli okuyucular yazımızın devamı Endüstri 2.0 dır.