EnglishFrenchGermanItalianPortugueseRussianSpanishTurkish

Reklam

Güncel Haberler

YILDIZLARARASI (INTERSTELLAR)

 


YILDIZLARARASI (INTERSTELLAR)

Sevgili okurlar şimdi size bilim kurgu filmlerinin vazgeçilmez filmlerinden birisi olan Yıldızlararası filmini anlatacağım. Ama 1 dakika bilim kurgu demişken bilim kurgular gerçek mi? Ya da yakın gelecekte olabilir mi?

 

Öncelikle bütün eserler şahısların hayal gücünü yansıtır. Hayal ile gerçek arasındaki en büyük fark olayların oluşup oluşmadığıdır. Yani her şey insanın beynindeki fikirlerle başlar ve o fikirlerle biter. Eskiden hayal olan şeyler şimdi gerçek oldu. Mesela eskiden günlerce, aylarca yürüyerek bitmeyen o zorlu yollar şimdi araçlar sayesinde saatler içerisinde bitiyor. Hızlı seyahat eskiden hayaldi şimdi gerçek. Peki ya ışınlanma? Orada bir saniye duralım ve düşünelim şimdi hayal olan ilerde gerçek olur mu? İnsanoğlu fikirlerine sınır çizmediği sürece eskiden HAYAL olan şimdi bizim GERÇEK’LERİMİZ olarak bizi yakın gelecekte karşılayacak. Evrende insanların bilemediği sorunlara cevap ararken ortaya fikir attığı ürünlere kurgu diyoruz.

 

Filmin konusu size açıklamadan önce Albert Einstein’ın güzel bir sözü ile film arasındaki bağlantıyı kendi fikirlerimiz ile yorumlayalım.

”Bazı erkekler kadınları anlamaya çalışır, diğerleri kendilerini daha basit konulara adarlar, örneğin görelilik kuramına…”

FİLMİN KONUSU

Yakın gelecekte geçen filmde yaşam, iklim değişikliklerine bağlı olarak artan kuraklık sebebiyle tehlike içerisindedir. Kuraklık insanlığı yok olma tehlikesi ile baş başa bırakmıştır. Tam bu esnada keşfedilen bir solucan deliği, insanlığın kurtulma umudunun yeşermesine sebep olur. İnsanlık her zaman umutların tükendiği zamanda çaresizlik ve ümitsizlikten dolayı önceleri yapmadığı şeyleri denemeye başlar. Bu girişimler İnsanlık tarihinde çağların açılıp kapanması, çağ atlanması çaresizlik ve ümitsizlik anlarında, birde üzülerek söylemeliyim ki Savaş zamanlarında oluyor. Bir grup kâşif, bu solucan deliğinden geçip boyut değiştirerek insanlık tarafından daha önce ulaşılamamış noktalara ulaşmak ve insanlık için yeni yaşam alanları araştırmak niyetindedir. Uzayda çıkan anlaşmazlıkların, başa gelen problemlerin kurgulandığı bir filmdir. Bu boyutta geçen 1 saatin dünyada yaşanan 7 yıla karşılık gelmesi dolayısıyla kâşiflerin hem cesur hem de hızlı olmaları gerekir. Filmin bana kalırsa en güzel sahnesi uzayda her nesne 3 boyutlu(En, Boy, Yükseklik) olduğu düşüncemi yıkmasıdır. Acaba ZAMAN bir boyut mudur? Cisimler üzerinde ZAMAN kavramının ne gibi etkisi var? Zamanın farklı işlediği Uzay’da geleceği şekillendirebilir miyiz? Zaman bir boyutsa zaman olgusu gibi daha kaç farklı boyut var ve cisimlerin bu boyutlar arasındaki ilişkisi nedir? Bu yüzden filmin son sahnesini çok seviyorum.

Bilim kurgu seven okuyucularıma bu filmi izlemesini öneriyorum. Bu film hakkında düşüncelerinizi yorum olarak yazarsanız sevinirim.

Hiç yorum yok